Denizhan Akıncı kimdir?
Ben Denizhan AKINCI, 20 yaşındayım. Küçük Prens Lisesinden mezunum ve Fransada INSA de Lyon mühendislik okulunda 2. sınıf öğrencisiyim. Müzikle uğraşmayı seviyorum ve liseden beri bas gitar çalıyorum. Yemek yapmayı ve arkadaşlarımla vakit geçirmeyi çok severim. Tiyatro izlemeye ve oynamaya ilgim var. Bunların dışında spor hayatımın hep bir parçası oldu. 6 yıldır lisanslı karate yapıyorum ve seviyem1.Dan.
Neden ve nasıl karate?
Dürüst olmak gerekirse kendimi korumayı öğrenmek için saldırgan dövüş sporlarından çok kung fuya başlamak istemiştim. O zamanlar evimize yakın tek kung fu eğitimi veren salon Maltepedeydi. Bu salona gittiğimde kung fu dersi veren yabancı hoca ülkesine dönmüştü bu sebeple bana da o kulüpte karateye başlamaktan başka çare kalmamıştı. Bir nevi başka şansım olmadığı için karateye başladım. Ancak her geçen gün aslında karatenin kung fuya benzeyen birçok yanının olduğunu ve bu iki dövüş sanatının birbirinden pek de farklı olmadığını daha iyi anladım. Karate kendi içinde üçe ayrılır: kata, kihon ve kumite. "Kata" bir tür dans ve dövüştür. Eski Karate ustaları, kataları bir rakibe karşı dövüşür gibi hayal ederek oluşturmuşlardır. Her kata birer müzik gibidir. Kendi içlerinde ritmi ve hareketleri değişiklik gösterir. Ancak iyi bir kata yapmak için esneklik, güç, denge, fiziksel görüntü ve ciddiyet vazgeçilmezdir. Kihon, Karate temel tekniklerinin adımlı şekilde çalışılmasıdır. Bu genellikle antrenmanda yeni öğrenilen tekniklerin pekiştirilmesi için önemlidir. Kumite ise Karatenin sportif dövüşüne denir. Ancak kumite günümüzde gerçek Karateden biraz uzaklaşmıştır. Ben kata yapmayı ve müsabakalarına katılmayı seviyorum çünkü geleneksel Karatenin tüm teknikleri bu katalar içinde mevcut ve kata yapanların sayısı da az olduğundan maçlarımız genellikle hızlıbitiyor.
Çok icra eden yok bu sporu, busana nasıl hissettiriyor?
Bu sporu sevmemin sebebi kendi içinde barış felsefesi ile hareket etmesidir. Mesela kick box ya da box gibi karşındaki rakibe zarar vermekten ziyade kendini korumak ve dövüşten olabildiğince uzak durmak Karatenin temel düşüncesidir. Karatede kata sırasında yapılan en güçlü teknik bir tür çığlık veya bağırma ile bitirilir. Buna Japonca "Ki" nin yani ruhun dışa vurumu denir. Atılan bu çığlık hem vücudu hem de ruhu tamamen rahatlatır ve tüm enerjinizi boşaltmanızı sağlar. Ayrıca her "Kiya" -Bu bağırışın genel adı- sonunda 1-2 saniyelik bekleme süresi bulunur. Bu bekleyiş rakibe en güçlü darbenizi indirdikten sonra onun iyi olup olmadığını kontrol etmenizi simgeler. Yani anlayacağınız, en ölümcül darbede bile bir karateci, rakibinin hayatına saygı duyar ve önem verir. Onun canının yanmasını istemez. Zaten antrenman ya da dövüşten önce birbirine verilen selam da "Bana güvenebilirsin, sana zarar vermeyeceğim ve kendimi sana emanet ediyorum." anlamına gelmektedir.